top of page
Japonya'da küçük sokak

Sonbahar Yaprakları Eşliğinde

JAPONYA • KORE

00:00 / 00:31

Sonbaharda sahne alan rengarenk yaprakların sunduğu görsel şölen eşliğinde Japonya'yı gezmek unutulmaz bir deneyimdir. Zengin kültürel miras, hareketli kent yaşamı, ilginç ritüel ve gelenekler ile doyumsuz güzellikteki doğa ziyaretçileri büyüler. Ülke tarihini enine boyuna incelediğimiz, kültür ve sanat öğelerini titizlikle ele aldığımız Japonya gezilerini 19 senedir gerçekleştiriyoruz. Gelin siz de bu eşsiz güzellikteki ülkeyi bizimle keşfedin.​​..

Image by Korie Cull

GÖZE ÇARPAN DETAYLAR

​​

  • THY ile Seul gidiş, Tokyo dönüş direkt uçuşları kullanma imkanı

  • Merkezi ve konforlu 4 yıldızlı otellerde kahvaltı dahil konaklama

  • Japonya ve Kore uzmanı Türk rehber eşliğinde zengin gezi içeriği

  • Sonbahar yapraklarının en güzel renkleri eşliğinde

  • Süper hızlı Shinkansen trenleri ile keyifli yolculuklar 

  • Geleneksel Japon çay seremonisi

​​

​​

koyo-view2.jpeg

UÇUŞ BİLGİLERİ


Gidiş: 16.11 Pazar
THY direkt seferi TK-90 ile
İstanbul 02:15 - Seul 18:20


Dönüş: 29.11 Cumartesi
THY direkt seferi TK-199 ile
Tokyo 22:05 - İstanbul 05:40


 

Gradyan
TUR PROGRAMI

GEZİ PROGRAMI

1.GÜN • SEUL

16.11 Pazar

Türk Hava Yolları’nın TK-90 sefer sayılı uçuşuyla gece saat 02:15’te Güney Kore’ye hareket ediyoruz. Yaklaşık 9 saat 50 dakikalık konforlu bir yolculuğun ardından, yerel saatle 18:20’de Seul Incheon Havalimanı’na varıyoruz. Pasaport ve bagaj işlemlerimizin ardından yerel rehberimiz ve özel otobüsümüzle buluşarak yaklaşık 1 saat sürecek (45 km) transfer sonrası otelimize yerleşiyoruz. Seul, gelenekle modernliğin ustaca harmanlandığı, teknolojinin baş döndürücü temposuna rağmen köklü kültürel mirasını korumayı başaran bir başkenttir. Tapınaklardan gökdelenlere uzanan silüetiyle, Asya’nın en enerjik ve ilham verici şehirlerinden biridir. Geceleme Seul’de.

2.GÜN • SEUL

17.11 Pazartesi

Kahvaltının ardından, geçmiş ile günümüz arasında etkileyici bir yolculuğa çıkıyoruz. Seul'ün zengin tarihini ve modern yüzünü bir arada yaşayacağımız tam günlük şehir turumuza, 1395 yılında inşa edilen ve Joseon Hanedanlığı'nın en görkemli sarayı olan Gyeongbokgung ile başlıyoruz. Sarayın geniş avlularında yürürken geleneksel Kore mimarisinin zarif detaylarına hayran kalacak, muhafız değişim töreni sırasında geleneksel kostümlü askerlerin seremonisini izleyerek zamanda yolculuk yapacağız. Ardından Kore kültürünün köklerine inmeye devam ediyor, Ulusal Halk Müzesi’nde Kore halkının gündelik yaşamı, tarım gelenekleri, sanat ve festivalleri hakkında etkileyici bir panorama ile karşılaşıyoruz. Sarayın hemen yakınındaki Mavi Saray’ın (Cheong Wa Dae) önünden geçerek devlet protokolünün merkezine kısa bir bakış attıktan sonra, Bukchon Hanok Köyü’ne yöneliyoruz. Joseon döneminden kalma geleneksel hanok evlerinin sıralandığı bu mahallede, taş sokaklar ve ahşap detaylarla bezeli evlerin arasından geçerek tarihi bir atmosferin içinde yürüyoruz. Günün finalinde ise rotamızı Seul’ün modern yüzüne, Gangnam bölgesine çeviriyoruz. Popüler kültürde “Gangnam Style” ile öne çıkan bu şık ve enerjik semtte modern mimarinin örneklerini görüyor, dileyen misafirlerimizle bölgedeki seçkin restoranlarda Kore mutfağının lezzetlerini keşfetme fırsatı yakalıyoruz. Geceleme Seul’de.

3.GÜN • SEUL

18.11 Salı

Kahvaltı sonrası Seul’un geçmişi, sanatı ve çok kültürlü ruhuyla iç içe geçeceğimiz zengin içerikli bir şehir turuna başlıyoruz. İlk durağımız, Güney Kore'nin en büyük ve en kapsamlı müzesi olan Kore Ulusal Müzesi. Kore tarihini, sanatını ve kültürel mirasını derinlemesine tanıtan bu etkileyici müzede, geçmişin izlerini taşıyan heykeller, kaligrafi örnekleri ve Budist sanatına ait eserler bizleri bekliyor. Ardından Seul’un en kozmopolit semtlerinden biri olan, çokkültürlü ruhun kalbi Itaewon’a geçiyoruz. Dünya mutfağından örnekler sunan restoranları, karakteristik sokakları ve canlı atmosferiyle burası şehirde farklı bir soluk niteliğinde. Burada vereceğimiz keyifli bir kahve molasının ardından rotamızı, Seul’ün en zarif ve özgün mahallelerinden biri olan Ikseon-dong’a çeviriyoruz. Geleneksel hanok evlerinin modern kafelerle iç içe geçtiği bu mahallede, dar sokaklarda yürüyüş yaparak hem geçmişin izlerini hem de bugünün dinamizmini bir arada hissedeceğiz. El yapımı ürünler, sokak sanatları ve sıra dışı butiklerin süslediği bu semt, şehirle bağ kurmanın en sıcak yollarından biri. Sonrasında sanat galerileri, antikacılar, çay evleri ve kaligrafi dükkânlarıyla dolu Insa-dong Sokağı’nda serbest zaman sunuyoruz. Kore kültürünü en özgün haliyle gözlemleyebileceğimiz bu mahalle, geleneksel ile modernin dans ettiği bir atmosfer yaratıyor. Günümüzü, şehir merkezindeki en önemli Zen tapınağı olan Jogyesa Mabedi’nde noktalıyoruz. Renkli fenerlerle bezeli avlusu ve dingin ortamıyla bu tapınak, içsel huzurun bir sembolü adeta. Gün sonunda otelimize dönüyoruz. Geceleme Seul’de.

4.GÜN • SEUL > JEJU

19.11 Çarşamba

Kahvaltı sonrası Seul Havalimanı’na transfer oluyor ve Güney Kore’nin güneyinde yer alan, doğal güzellikleri ve kültürel dokusuyla ülkenin en özel destinasyonlarından biri olan Jeju Adası’na uçuyoruz. Yaklaşık bir saatlik kısa ve keyifli uçuş sonrası ulaştığımız bu volkanik kökenli adada, bizleri lav kayalıklarıyla şekillenmiş kıyı manzaraları, yemyeşil çay tarlaları, ince beyaz kumlu plajlar ve denize dökülen şelaleler karşılayacak. Gün boyunca adanın benzersiz doğasında yürüyüşler yapacak, Kore’nin çay kültürüyle tanışacak, lav akıntılarının şekillendirdiği jeolojik oluşumlar hakkında bilgi alacak ve Asya kıtasında denize dökülen nadir şelalelerden birinin etkileyici görüntüsüne tanıklık edeceğiz. Doğayla iç içe geçireceğimiz bu günün sonunda otelimize yerleşiyor, kısa bir dinlenme sonrası dileyen misafirlerimizle birlikte adanın samimi gece atmosferini keşfetmeye çıkıyoruz. Geceleme Jeju Adası’nda.

5.GÜN • JEJU ADASI

20.11 Perşembe

Bugün Jeju Adası’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan eşsiz doğal alanlarını ve geleneksel kültürünü keşfedeceğimiz zengin içerikli bir gün bizleri bekliyor. Sabahın erken saatlerinde, volkanik oluşumlu bir tepede güneşin doğuşunu izleyerek güne başlıyoruz; bu etkileyici manzara eşliğinde rehberimiz bölgenin jeolojik tarihine dair bilgiler sunacak. Ardından, adanın denizle kurduğu geleneksel bağı temsil eden ve hiçbir modern ekipman kullanmadan dalış yapan kadın balıkçıların hikâyesini dinleyecek ve bu kültürün nasıl nesilden nesile aktarıldığını öğreneceğiz. Gün içinde, adanın tarihî dokusunu koruyan geleneksel bir köyde, lav taşlarından yapılmış evler, dar sokaklar ve yerel halkın gündelik yaşamıyla tanışarak Jeju’nun özgün kültürüne yakından tanıklık ediyoruz. Kıyı boyunca yapacağımız yürüyüşlerde, volkanik kayalarla şekillenmiş etkileyici sahil manzaraları bize eşlik edecek. Günün son bölümünde ise adanın biyolojik çeşitliliğini ve huzur veren doğasını deneyimleyeceğimiz, yoğun ağaç dokusu ve nadir bitki türleriyle bezeli büyüleyici bir ormanda yürüyüş yaparak günü noktalıyoruz. Geceleme Jeju Adası’nda.

6.GÜN • JEJU > BUSAN

21.11 Cuma

Kahvaltının ardından yerel havayollarıyla yaklaşık 1 saat sürecek rahat bir uçuşla Busan’a hareket ediyoruz. Güney Kore'nin ikinci büyük şehri olan Busan, denizle iç içe atmosferi ve doğal güzellikleriyle bizleri karşılayacak. Varışımızın ardından ilk durağımız, 1376 yılında deniz kenarına inşa edilen ve eşsiz manzarasıyla ruhu dinginleştiren Haedong Yonggungsa Tapınağı olacak. Ardından şehrin zarif simgelerinden Gwangan Köprüsü’nün yanından geçiyor, Busan’ın mimari ve doğal siluetine kısa bir bakış atıyoruz. Öğleden sonra turumuza, rengârenk evleri, el işi ürünler sunan küçük dükkânları, sokak sanatıyla bezeli duvarları ve şirin kafeleriyle adeta bir açık hava sanat galerisi olan Gamcheon Kültürel Köyü ile devam edeceğiz. Burada yapacağımız yürüyüşte Busan’a tepeden bakan manzaraları da izleme şansımız olacak. Son olarak, kentin en canlı noktalarından biri olan Jagalchi Balık Pazarı’nı ziyaret ediyor, yerel yaşamın ve deniz ürünleri kültürünün izlerini bu otantik pazarda deneyimliyoruz. Günün sonunda otelimize geçerek odalarımıza yerleşiyoruz. Geceleme Busan’da.

7.GÜN • BUSAN > OSAKA

22.11 Cumartesi

Kahvaltının ardından havalimanına geçiyor ve yaklaşık bir saat sürecek uçuşla Japonya'nın Kansai bölgesindeki kültür başkentlerinden biri olan Osaka’ya ulaşıyoruz. Pasaport ve bagaj işlemlerinin ardından özel aracımızla şehir merkezine doğru yola çıkıyoruz. İlk durağımız, Japonya’nın tarihi mirasının simge yapılarından biri olan Osaka Kalesi. 16. yüzyılda ülkeyi birleştiren büyük komutan Hideyoshi Toyotomi tarafından inşa ettirilen bu görkemli yapı, yalnızca beş katlı etkileyici mimarisiyle değil, aynı zamanda Japonya’nın feodal geçmişine dair zengin anlatılar sunan müzesiyle de dikkat çekiyor. Kaleyi çevreleyen geniş yürüyüş yolları ve yemyeşil park alanları, ziyaretçilere sakin bir atmosfer sunuyor. Ardından, Osaka'nın modern ve dinamik yüzünü yansıtan en canlı noktalarından biri olan Dōtonbori bölgesine geçiyoruz. Kanal kenarındaki restoranlar, neon ışıklarla parlayan tabelalar, sokak gösterileri ve alışveriş caddeleriyle bu bölge, şehrin enerjisini en iyi şekilde hissettiren yerlerden biridir. Burada yemek ve alışveriş için serbest zamanımız olacak. Gün sonunda otelimize transfer oluyoruz. Geceleme Osaka’da.

8.GÜN • MIYAJIMA ve HİROŞİMA

23.11 Pazar

Kahvaltının ardından Osaka Tren İstasyonu’ndan bineceğimiz süper hızlı tren Shinkansen ile gerçekleştireceğimiz yaklaşık 1,5 saatlik konforlu bir yolculuk sonrası Hiroşima’ya ulaşıyoruz. Varışımızın ardından feribotla Japonların “Tanrıların Adası” olarak andığı Miyajima Adası’na geçiyoruz. Burada, Japonya’nın en ikonik tapınaklarından biri olan Itsukushima Tapınağı ve denizin içinden yükselen ünlü tori kapısı bizleri karşılayacak. Doğal güzellikleri ve geleneksel Japon yaşantısının korunmuş örnekleriyle Miyajima, gezimizin unutulmaz duraklarından biri olacak. Ada turumuzu tamamladıktan sonra tekrar feribotla Hiroşima’ya dönüyor ve şehrin en önemli anma alanı olan Barış Parkı ve Barış Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. 1945 yılında yaşanan atom bombası felaketinin derin izlerini taşıyan bu bölge, günümüzde barışın ve umudun simgesi olarak anılmaktadır. Buradaki ziyaretimiz sırasında, Hiroşima halkının yaşadığı büyük trajediyi ve ardından gelen iyileşme sürecini daha derinden hissedeceğiz. Gün sonunda hızlı trenle Osaka’ya dönüyor, otelimize yerleşiyoruz. Geceleme Osaka’da.

9.GÜN • NARA ve KYOTO

24.11 Pazartesi

Kahvaltının ardından otelimizden ayrılıyor ve Japonya’nın ilk başkenti olan, tarihî mirasıyla UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Nara’ya doğru yola çıkıyoruz. Bu büyüleyici şehirde ilk durağımız, dünyanın en büyük bronz Buda heykeline ev sahipliği yapan Todaiji Tapınağı olacak. 8. yüzyılda inşa edilmiş bu etkileyici yapı, sadece dini değil, mimari açıdan da Japonya’nın en önemli simgelerinden biridir. Ardından, özgürce dolaşan sevimli ceylanlarıyla tanınan Nara Parkı’na geçiyoruz. Japon inançlarına göre kutsal sayılan bu ceylanlar, ziyaretçilere dostça yaklaşır ve elinizden bisküvi kabul ederler. Parkın zarif Japon bahçeleri ve huzur dolu atmosferi eşliğinde unutulmaz bir yürüyüş yapacağız. Öğleden sonra Nara’dan ayrılarak Kyoto’ya geçiyor, geleneksel Japon kültürünün kalbi sayılan bu şehirdeki otelimize yerleşiyoruz. Akşam saatlerinde Kyoto sokaklarında kısa bir keşif yürüyüşü yapmak isteyenler için serbest zaman. Geceleme Kyoto’da.

 

10.GÜN • KYOTO

25.11 Salı

Kahvaltının ardından Kyoto’daki gezimize, binlerce kırmızı tori kapısıyla tanınan Fushimi Inari Tapınağı ve 1001 adet altın Buda heykeline ev sahipliği yapan etkileyici Sanjusangendo Tapınağı ile başlıyoruz. Japon dini mimarisinin en dikkat çekici örneklerinden bu iki kutsal yapı, bizleri hem Şinto hem Budist geleneklerinin ruhani derinliğiyle buluşturacak. Öğle saatlerinde ise Nishiki Çarşısı’nın geleneksel yemek bölümünü ziyaret ediyoruz. Dileyen misafirlerimiz burada Kyoto mutfağının özgün tatlarını keşfedebilir. Öğleden sonra ise UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan, Japonya’nın en önemli Budist yapılarından biri olan Kiyomizu-dera Tapınağı ve hemen yanı başındaki Sannenzaka ile Ninenzaka adlı tarihi sokakları geziyoruz. 778 yılında kurulan ve adı “Kutsal Su Tapınağı” anlamına gelen Kiyomizu-dera, gerek görkemli manzarası gerekse ahşap teras mimarisiyle Japon kültürünün zarafetini yansıtan büyüleyici bir duraktır. Gün sonunda bu tarihi ve mistik atmosferin etkisiyle otelimize dönüyoruz. Geceleme Kyoto’da.

11.GÜN • KYOTO

26.11 Çarşamba

Kahvaltının ardından, Kyoto’nun zengin tarihine ve zarif mimarisine dokunacağımız unutulmaz bir gün bizleri bekliyor. İlk durağımız, Japon estetiğinin doruk noktalarından biri kabul edilen Altın Köşk – Kinkaku-ji. Göl kıyısına kurulmuş bu büyüleyici Zen tapınağı, altın varaklı dış cephesi ve suya yansıyan siluetiyle adeta gerçek ile rüya arasında bir atmosfer yaratıyor. Ardından, Kyoto’nun batısında doğa ile geleneksel yaşamın kusursuz uyumunu yansıtan Arashiyama bölgesine geçiyoruz. Burada, bölgenin simgesi haline gelmiş Togetsukyo Köprüsü üzerinden geçerek tarihi sokaklarda kısa bir yürüyüş yapıyor, UNESCO Dünya Mirası listesindeki Tenryu-ji Zen Tapınağı’nın huzur veren bahçelerinde zaman geçiriyoruz. Günün belki de en büyüleyici anı ise, gökyüzüne uzanan bambular arasında yürüyüş yapacağımız Arashiyama Bambu Ormanı olacak. Programımızın sonunda şehir merkezine dönerek, geleneksel mimarisi, dar sokakları ve nostaljik atmosferiyle ünlü Pontocho Mahallesi’ni keşfediyoruz. Arzu eden misafirlerimiz burada geleneksel Japon mutfağının özgün tatlarını deneyebilir, Kyoto’nun zarif gece atmosferini hissedebilir. Geceleme Kyoto’da.

12.GÜN • FUJI ve ÇEVRESİ

27.11 Perşembe

Kahvaltının ardından Kyoto’ya veda ediyor, Japonya’nın yüksek hızlı tren teknolojisinin simgesi Shinkansen ile Fuji Dağı’nın eteklerine uzanan büyüleyici Beş Göller Bölgesi’ne doğru yola çıkıyoruz. Yaklaşık iki saatlik konforlu tren yolculuğu sonrası ilk durağımız, Fuji’nin eriyen kar sularıyla beslenen, kristal berraklığındaki kaynak havuzlarıyla ünlü Oshino Hakkai Köyü. Geleneksel Japon evleri, huzurlu bahçeleri ve dağ manzaralarıyla adeta bir tabloyu andıran bu köyde yürüyerek geçmişin izlerini takip ediyoruz. Ardından, Fuji Dağı’nın en etkileyici siluetlerinden birine ev sahipliği yapan Yamanaka Gölü kıyısında kısa bir yürüyüş yapıyor, gölün dingin yüzeyinde yansıyan manzaranın tadını çıkarıyoruz. Bu büyüleyici doğa molasının ardından yaklaşık iki saatlik bir karayolu yolculuğuyla Tokyo’ya ulaşıyor, otelimize yerleşiyoruz. Akşam üzeri, neon ışıkları, gökdelenleri ve canlı atmosferiyle tanınan Shinjuku bölgesini keşfe çıkıyoruz. Geceleme Tokyo’da.

​​

13.GÜN • TOKYO

28.11 Cuma

Kahvaltının ardından Tokyo’nun kültürle iç içe geçmiş zarif bölgelerinden biri olan Ueno Parkı ile güne başlıyoruz. Şehrin en büyük yeşil alanlarından biri olan bu parkta, Japonya’nın en eski ve en prestijli müzesi olan Tokyo Ulusal Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. 100.000’i aşkın sanat eseri ve arkeolojik parça barındıran müze, Japonya’nın tarihine, kültürüne ve estetik anlayışına kapsamlı bir bakış sunuyor. Buradan, Tokyo’nun geleneksel dokusunu en iyi yansıtan bölgelerinden biri olan Asakusa’ya geçiyor, şehrin en eski tapınaklarından biri olan Senso-ji (Asakusa Kannon Tapınağı)’nı ziyaret ediyoruz. Tapınak çevresindeki renkli dükkânlarla bezeli Nakamise Çarşısı’nda yapacağımız gezinti sırasında, yerel lezzetler ve el işi ürünlerle dolu sokakları keşfetme fırsatı buluyoruz. Öğle saatlerinde verilecek serbest zaman sonrası, Japon İmparatoru'nun resmi ikametgahı olan İmparatorluk Sarayı’nın zarif bahçelerine panoramik bir bakış sunuyor, ardından Tokyo’nun en prestijli alışveriş ve yaşam alanı olan Ginza bölgesine geçiyoruz. Modern mimarisi, lüks mağazaları ve şık atmosferiyle tanınan Ginza’daki gezimizle birlikte günü tamamlıyor, akşam saatlerinde otelimize dönerek dinlenmeye çekiliyoruz. Geceleme Tokyo’da.

14.GÜN • TOKYO

29.11 Cumartesi

Bugün serbest günde Tokyo’nun sürprizlerle dolu, büyüleyici yüzünü keşfetmeye çıkabilirsiniz. Sabah saatlerinde Sumida Nehri boyunca yapacağınız keyifli bir tekne turu, şehri suyun gözünden izleme fırsatı sunarken güne huzurlu bir başlangıç yapmanızı sağlar. Ardından Tokyo’nun zarif pasajlarında dolaşabilir, geleneksel Japon sanatına ev sahipliği yapan butik galerileri gezebilir, dünyaca ünlü Japon kozmetik markalarıyla tanışabilir ve son teknolojiyle donatılmış yenilikçi ürünleri yakından inceleyebilirsiniz. Kaliteli hediyelikler, rafine tasarımlar ve göz alıcı vitrinlerle dolu bu atmosferde alışveriş yapmak, adeta bir sanatsal deneyime dönüşür. Öğleden sonra dilerseniz, dijital sanatın sınırlarını zorlayan teamLab Borderless gibi interaktif alanlarda zaman geçirerek Tokyo’nun modern yüzünü daha yakından tanıyabilir ya da şehrin saklı bahçelerinden birinde geleneksel bir çay evine uğrayarak doğayla iç içe huzurlu bir mola verebilirsiniz. Günün sonunda Haneda Havalimanı’na transfer oluyor ve Türk Hava Yolları’nın TK-199 sefer sayılı direkt uçuşuyla saat 22:05’te Tokyo’dan İstanbul’a hareket ediyoruz. Uçuşumuzun ardından ertesi sabah 05:40’ta İstanbul Havalimanı’na varış.

Gradyan

ÖNEMLİ BİLGİLER

ÖDEME

DAHİL HİZMETLER​

  • Yerel Havayolları ile Seul - Jeju - Busan - Osaka ekonomi sınıf uçak biletleri

  • Saatte 250 km'lik hıza ulaşan kurşun tren Shinkansen ile Osaka-Hiroşima-Osaka ve Kyoto-Mishima yolculukları (2.sınıf)

  • Seul'de 3 gece, Jeju'da 2 gece, Busan'da 1 gece, Osaka'da 2 gece, Kyoto'da 3 gece ve Tokyo'da 2 gece olmak üzere 13 gece 4 yıldızlı merkezi otellerde oda kahvaltı konaklama

  • Geleneksel Japon Çay Seremonisi

  • Kyōto’nun kırmızı fenerli mahallesi Gion’da yürüyüş turu

  • Programda belirtilen tüm şehir ve çevre gezileri

  • Programda belirtilen müze ve ören yeri giriş biletleri

  • Seyahat sigortası

  • Bahşişler

​​

​​

DAHİL OLMAYANLAR

  • THY ile İstanbul - Seul gidiş ve Tokyo - İstanbul dönüş ekonomi sınıf uçak bileti

  • Otellerde tek kişi kalanlar için oda farkı

  • Programda belirtilmeyen yada ekstra olarak belirtilmiş gezi, ziyaret, organizasyon ve aktiviteler

  • Tüm öğle ve akşam yemekleri

  • Uçuşlarda meydana gelebilecek bagaj limit aşımı bedelleri


  • Otellerde ve diğer mekanlardaki tüm şahsi harcamalar


OTELLER

HARİTA

BLOG

bottom of page